LİMON SUYUYLA YAZILMIŞ KURTULUŞ MEKTUPLARI.
Kurtuluş Savaşı'nda Afyonkarahisar'ın Sinanpaşa ilçesinden istihbarat sağlayan Haydar Ağa'nın limon suyuyla yazdığı mektuplar, vatanın kolay kazanılmadığını bir kez daha gösteriyor.
Kurtuluş Savaşı'nı sona erdiren Büyük Taarruz emrinin verildiği Afyonkarahisar'daki Türk istihbarat timleri limon suyuyla yazılmış mektuplarla haberleşiyordu.
Sinanpaşa ilçesi ve çevre köylerindeki düşman askerlerinden edindiği bilgileri, Sandıklı'daki Fahrettin Altay Paşa'ya ulaştıran Haydar Ağa ise istihbarat görevlilerinden sadece biri...
Haydar Ağa, toplanan istihbarat bilgilerini limon suyuyla kağıt üzerine dökerek, mektubun düşman askerlerinin ele geçmesi durumunda boş sanılarak dikkat çekmemesini sağlıyordu.
Beyaz kağıt üzerine limon suyuyla yazılan bilgiler ateşe tutulduğunda görülür hale geliyor ve yetkili kişilerce okunuyordu.
Limon suyuyla yazılan mektuplar, ekmekler içinde gerekli yerlere ulaştırılırken, okunduktan sonra ateşte yakılarak imha ediliyordu.
HAYDAR AĞA'NIN TEK TORUNU
Türk kuvvetlerine istihbarat sağlayan Haydar Ağa'nın hayattaki tek torunu 63 yaşındaki Fevzi Varol, Kurtuluş Savaşı'nda istihbaratçı olan dedesiyle her zaman gurur duyduğunu belirtti.
Dedesinin emrinde çalıştığı Fahrettin Altay Paşa ile tanışma fırsatı bulduğunu bildiren Varol, dedesinden kalma birçok anısının bulunduğunu söyledi.
Varol, dedesinin Fahrettin Altay Paşa'ya bir mektubunda, ''Paşam, çevremizde Yunan askerlerinde bir hareketlilik göremiyorum, ancak dün gördüğüm düşte Çanakkale şehitlerimizin bizimle birlikte olduğudur'' diye yazdığını, bu satırları unutamadığını ifade etti.
Dedesinin çevre köylerde de sevilen bir insan olduğunu vurgulayan Varol, dedesinin himayesinde Çakal Bölüğü diye adlandırılan 60 kişilik bir istihbarat timinin olduğunu kaydetti.
Haydar Ağa'nın kullandığı evde bugün torunu Fevzi Varol ile onun torunları yaşıyor.
Kurtuluş Savaşı'nda Afyonkarahisar'ın Sinanpaşa ilçesinden istihbarat sağlayan Haydar Ağa'nın limon suyuyla yazdığı mektuplar, vatanın kolay kazanılmadığını bir kez daha gösteriyor.
Kurtuluş Savaşı'nı sona erdiren Büyük Taarruz emrinin verildiği Afyonkarahisar'daki Türk istihbarat timleri limon suyuyla yazılmış mektuplarla haberleşiyordu.
Sinanpaşa ilçesi ve çevre köylerindeki düşman askerlerinden edindiği bilgileri, Sandıklı'daki Fahrettin Altay Paşa'ya ulaştıran Haydar Ağa ise istihbarat görevlilerinden sadece biri...
Haydar Ağa, toplanan istihbarat bilgilerini limon suyuyla kağıt üzerine dökerek, mektubun düşman askerlerinin ele geçmesi durumunda boş sanılarak dikkat çekmemesini sağlıyordu.
Beyaz kağıt üzerine limon suyuyla yazılan bilgiler ateşe tutulduğunda görülür hale geliyor ve yetkili kişilerce okunuyordu.
Limon suyuyla yazılan mektuplar, ekmekler içinde gerekli yerlere ulaştırılırken, okunduktan sonra ateşte yakılarak imha ediliyordu.
HAYDAR AĞA'NIN TEK TORUNU
Türk kuvvetlerine istihbarat sağlayan Haydar Ağa'nın hayattaki tek torunu 63 yaşındaki Fevzi Varol, Kurtuluş Savaşı'nda istihbaratçı olan dedesiyle her zaman gurur duyduğunu belirtti.
Dedesinin emrinde çalıştığı Fahrettin Altay Paşa ile tanışma fırsatı bulduğunu bildiren Varol, dedesinden kalma birçok anısının bulunduğunu söyledi.
Varol, dedesinin Fahrettin Altay Paşa'ya bir mektubunda, ''Paşam, çevremizde Yunan askerlerinde bir hareketlilik göremiyorum, ancak dün gördüğüm düşte Çanakkale şehitlerimizin bizimle birlikte olduğudur'' diye yazdığını, bu satırları unutamadığını ifade etti.
Dedesinin çevre köylerde de sevilen bir insan olduğunu vurgulayan Varol, dedesinin himayesinde Çakal Bölüğü diye adlandırılan 60 kişilik bir istihbarat timinin olduğunu kaydetti.
Haydar Ağa'nın kullandığı evde bugün torunu Fevzi Varol ile onun torunları yaşıyor.